TOKATTAN VİCDAN BİLDİRİSİ



 TOKATTAN VİCDAN BİLDİRİSİ

Milli İrada Platformu, Tokat Filistin Dayanışma Grubu tarafından “Şehitlerimiz ve Gazze Şehitlerimiz İçin Tek Yürek” programı yapıldı.


Hıdırlık Köprüsünden başlayarak, 700. Yıl köprüsüne kadar, Yeşilırmak’ın iki tarafında Tokatlılar, çocuklar elele tutuşarak ve sloganlar atarak PKK ve İsrail”e lanet sloganları atıldı.


Yürüyüş sonrası Hıdırlık Meydanında toplanan kalabalık bir bildiri yayınladı.

Şehitlerimiz ve Gazze Şehitlerimiz İçin Tek Yürek programında Vicdan Hareketi Başkanı Mahmut Delen ”in okuduğu bildiride ” Medeniyetlerin beşiği Anadolu’dan,    Mazlumların umudu Türkiye’den, Gaziosmanpaşa'nın memleketi Tokat'tan sesleniyoruz:

BU, BİR VİCDAN BİLDİRİSİDİR!


Bütün farklıklarını, mensubiyetlerini, unvanlarını bir tarafa bırakarak,

Vicdan ortak paydasında bir araya gelen aziz milletimizin merhametli yurttaşları, sizlerin de malûmudur ki coğrafyamız, bizlerin egemenliği zayıfladığından bu yana emperyalist kuşatma altında. Alçakların beslemesi PKK'lılar, çapulculuktan tam teçhizatlı teröristlere terfi ettirildi. Bunlar adım adım yaşanırken bizler bu meydanlarda "Irak ve Suriye'deki istikrarsızlığın hedefinde de Türkiye vardır" diye söylüyorduk. Bugün yine görüyor ve anlıyoruz ki Ortadoğu'da patlayan mantar tabancasının bile Türkiye'mize kastı vardır. Alçak terör örgütünü lanetlemeye çağırıldığı halde ağzını açamayanlara söylüyoruz: Artık lanetlemeniz de yetmez, onlara karşı mücadelemizde bizlere omuz vermezseniz bu aziz milletin evladı olma şerefini size bahşetmeyeceğiz. Hiçbir kederimize ortak olmayanları kaderimize de ortak etmeyeceğiz. Şehid babasına sen kimsin diye soran, tüm mazlum halkların acısını sinesinde bulunanlara şerefsiz alçaklar diyen sözde gazeteci özde işbirlikçilere de sözümüz var: Biz, şehit oğluyuz, atamızı incitmemek, dünyaları alsak da bu cennet vatanı vermemek üzere and içmiş vatan evlatlarıyız. Ve biz size sen kimsin diye sormuyoruz. Çünkü sizi çok iyi tanıyoruz!


Emperyalist devletlerin gözümüze soka soka mühimmat desteğinde bulunduğu bu örgütün eğiticilerine direnişi kırmaya çalışarak destek verenler de bunlar değil mi? Netenyahu da bunlar gibi her ayağına bastığımızda PKK'nın argümanları ile bizlere saldırıda bulunmuyor mu? Şimdi tarafınızı seçin! Ya kalleş emperyalizmden yana olacaksınız ya da ille de insanlık diyen halklardan yana olacaksınız!


Hem bizim vatanını korumaktan başka hiçbir emeli olmayan Mehmetçiklerimize hem de bebeklere kast edilen kara günlerden geçiyoruz.

Hastaneler, Okullar,

Camiler, Kiliseler, yuvalar bombalanıyor.

Pazar yerleri, Su depoları, Fırınlar ve aşevleri bombalanıyor. Mülteci kampları bombalanıyor; kadınlar katlediliyor. Bebekler, Çocuklar Yaşlılar katlediliyor. Sağlıkçılar, Yardım görevlileri, Gazeteciler katlediliyor. cesedi bulunanlar şanslı addediliyor. Hâlâ enkaz altında binlerce beden bekliyor!

Bu kara günler bize gösterdi ki:

Sözde Batı uygarlığının insanlığa sunacağı hiçbir şey kalmamıştır.

Batı medeniyetinin kendi kabul ve tanımına uymayan insanları yok sayan, dışlayan, küçümseyen, zihniyeti; kendi toplumlarında da vicdan sahibi herkes tarafından görüldü.

Bugün dünyayı sömürü alanı, insanları ise köle kabul eden bu anlayış, 60’ı aşkın ülkeyi savaş ve çatışma alanına çevirdi.

Bu savaşlarda katledilen her 4 kişiden 3'ü sivil.

Son 20 yıl içerisinde yalnızca Irak ve Suriye'de 2,5 milyondan fazla sivil öldürüldü. 


Yetmiyor mu? !!!


Yetmiyor olacak ki emperyalist Batı’nın dünyayı kaosa sürükleyen ve tamamına yakını halkı Müslüman olan ülkelerde yaşanan savaşlara karşı İslam İş birliği Teşkilatı gibi kuruluşlar da caydırıcı hiçbir irade ortaya koymuyor.

Ancak. Bizler insanların içindeki merhamet adlı çınardan umudu kesmedik!

Yöneticilerinin aksine dünyanın birçok coğrafyasında vicdan sahibi insanlar meydanlara döküldü.

Vicdanın ana vatanı Türkiye'dir. Biz vicdanın ana vatanından Mehmetçiklerimize minnetlerimizi ifade etmeye, gazilerimize hürmette bulunmaya, emperyalizmi yıkmak için haykırmaya, İsrail kahrolana, Amerika yok olana, Filistin özgür olana kadar direnişi her koldan beslemeye devam edeceğiz!!!

Söz mü???

Boykota devam edeceğiz!

Söz mü???

Hem teknik olarak güçlenmeye hem de manevî kudretimizi artırmaya çalışacağız. Duaya da devam edeceğiz! 

Bugün tüm insanlık için bir imtihan yeridir. Biz bu meydanda toplanan vicdan sahipleri olarak, Cesur olacağız,

Dik duracağız.

Soykırımı durdurmak için omuz omuza hep birlikte mücadele edeceğiz.


Artık yeni bir dönemdeyiz. Her bir devlet, halkları tarafından korunması gereken bir mevzidir!

Başlattığınız bu küresel bilinci hep canlı tutun.



Devlet başkanlarına ve uluslararası örgütlere sesleniyoruz: Ahlaktan, vicdan ve değerlerden nasipsiz bir avuç sapkının tüm insanlığı sömürdüğü, dünyayı adeta üçüncü dünya savaşına sürüklediği gerçeğini görün.

Dökülen kanlara engel olmazsanız, o kanlar bir gün mutlaka sizin kapınıza kadar gelecektir.


Bütün dünya toplumlarına sesleniyoruz:

Bu terör örgütünü destekleyen firmaları boykot edin. Onların ürünlerini almayın.

Harcadığınız her kuruşun kime gittiğini hesap edin.

Çocukların minik yüreklerine sıkılmış kurşunların, tepelerine inmiş bombaların finansörü olmayın.

Ekonomik boykotu olabildiğince yaygınlaştırın.


Müslüman ülkelerin yöneticilerine sesleniyoruz:

Dünyayı kasıp kavuran bu zulüm düzeninin son bulması ancak adaletin hâkim olduğu yeni bir dünya düzeniyle mümkündür.

Batı uygarlığının, insanlığa kan ve gözyaşından başka bir şey getirmediği gerçeğini bütün dünya gördü.

Siz de görün.

Siyonist İsrail bütün insani değerleri, uluslararası hukuku yok sayıp soykırım yaparken hiçbir şey olmamış gibi siyasi, diplomatik ve ticari ilişkileri sürdürmeyin ve derhal kesin.

Gazze’ye yönelik abluka ve ambargoyu kaldırmak üzere fiili durum oluşturun.

İnsani yardımları ulaştırmak için Refah kapısını açmak amacıyla tüm gücünüzü kullanın.

Şimdi, ilk günden itibaren tavrını net bir şekilde Filistin’den yana koyan yöneticilerimize sesleniyoruz:

Soykırımdan sorumlu olan İsrailli yetkililer aleyhine uluslararası ceza mahkemesinde dava açılmasını ve Türkiye mahkemelerinde de yargılanmalarını sağlayın.

İsrail ordusunda savaşan T.C. vatandaşlarını tespit edilerek vatandaşlıktan çıkarın.

Türkiye'de bulunan bütün yabancı üsleri kapatın.

İş, sanat ve spor çevrelerine sesleniyoruz:

Bütün dünya Filistin’de yaşanan vahşete karşı vicdanının sesiyle harekete geçmişken siz de duyarsız kalmayın.

Tüm hayran kitlelerinizi bu acımasız sömürü düzenine karşı harekete geçirin.

İçimizdeki bir avuç ahlaksız kitlenin mahalle baskısına izin vermeyin. Vicdanınızın sesine kulak verin.

Son olarak katil Amerika ve onun şımarık çocuğu Siyonist İsrail’e sesleniyoruz:

Zulmünüz, adım adım sonunuzu getiriyor.

Sonunuz, enkazların altından kurtulan bebeklerin elinden olacak. Bundan kaçamayacaksınız.

Askerlerinizle, donanmanızla, üslerinizle, diplomatlarınızla, firmalarınızla coğrafyamızdan defolun, gidin.


Vicdan sahibi değerli Tokatlılar!

Tüm dünyayı kuşatan organize kötülükten kurtulmadan, PKK'dan ve diğer tüm taşeron örgütlerden ve esaretten kurtulamayacağımızı bizlere hatırlatan mücadeleci Mehmetçiklerimizi, Gazzeli çocuklarımızı ve merhametin kalbini kuşattığı diğer halkaların direnişini selamlıyor,

Ve bir kez daha haykırıyoruz.


Kahrolsun PKK! KAHROLSUN küresel emperyalizm! Yaşasın zulme karşı direnişimiz! YAŞASIN ÖZGÜR FİLİSTİN!” denildi.


Şehitlerimiz ve Gazze Şehitlerimiz İçin Tek Yürek programı yapılan dualarla sona erdi.

Yorum Gönder

0 Yorumlar